için

bunun için - поэтому (genel)

içinde - в течение (genel)

içinde - внутри (genel)

içinde - между (genel)

içinde - среди (genel)

içinden - из чего-либо (genel)

içinden - сквозь (genel)

içinden - через (genel)

içine - в (genel)

içine - внутрь чего-либо (genel)

niçin - для чего (genel)

niçin - зачем (genel)

niçin - почему (genel)

onun için - потому (genel)

onun için - поэтому (genel)

ilerisi için - на будущее (genel)

bolluk içinde yaşamak - жить в большом достатке (genel)

niçin - отчего  (genel)

içindekiler - содержание (genel)

içindeki - находящийся внутри (genel)

biri için uğraşmak - впрягаться (argo)

bolluk içinde - богато (genel)

içinde - за (genel)

içine almak - вместить (genel)

içine almak - включать в себя (genel)

içine girmek - влезать (genel)

içine girmek - влезть (genel)

içine girmek - вмещаться (genel)

içine kapanık - замкнутый (genel)

içine kapanık - необщительный (genel)

içine koymak - вкладывать (genel)

içini dökmek - выговаривать (genel)

içini dökmek - выговариться (genel)

kısa bir süre için uğramak - заскакивать (konuşma)

kısa bir süre için uğramak - заскочить (konuşma)

ne için - для чего (genel)

ne için - зачем (genel)

refah içinde - зажиточно (genel)

ter içinde kalmak - взмокнуть (genel)

tırnak içinde - в кавычках (genel)

yokluk içinde - бедно (genel)

içine yazmak - вписать (genel)

içine çekme - затяжка (genel)

(örn. sigara dumanı)

sorumluluğundaki iş için başkasını görevlendirmek - вверить (genel)

sorumluluğundaki iş için başkasını görevlendirmek - вверять (genel)

yatırımcı için projenin kısa sunumu - питч (ekonomi)

Kalkınma İçin Bilim ve Teknoloji Komisyonu - Комиссия по науке и технике в целях развития (kuruluş)

fare için - мышиный (genel)

içindekiler - оглавление (genel)

içine almak - охватывать (genel)

yaşamak için başka yere taşıtmak - переселять (genel)

dayanışma içinde olan - солидарный (genel)

-ığı için - для того чтобы (genel)

ata cürmü için evlada zulüm olmaz - сын за отца не отвечает (deyim)

beraberlik içinde bulunan - сплочённый (genel)

bunun için - следовательно (genel)

çizikler içinde bırakmak - расцарапать (genel)

çizikler içinde bırakmak - расцарапывать (genel)

dayanışma içinde bulunan - солидарный (genel)

içinden - мысленно (genel)

gayret içinde - старательно (genel)

içindeki - внутренний (genel)

hayretler içinde kalmak - удивляться (genel)

ne için - ради чего (genel)

içinde - посреди (genel)

içindeki - содержание (genel)

içindekiler - состав (genel)

içine - внуть (genel)

içine almak - заключать в себе (genel)

içine almak - вмещать (genel)

içine çekilme - втягивание (genel)

içine çekilmek - втягивать (genel)

içine çekilmek - втянуть (genel)

içine çekme - втягивание (genel)

içine çekmek - втягивать (genel)

içine çekmek - втянуть (genel)

içine çekmek - поглощать (genel)

içine geçme - проникание (genel)

içine geçme - проникновение (genel)

içine girme - проникание (genel)

içine girmek - проникать (genel)

içine girmek - проникнуть (genel)

refah içinde yaşama - процветание (genel)

refah içinde yaşamak - процветать (genel)

sevinç içinde olmak - радоваться (genel)

şehvet içinde - чувственно (genel)

toz içinde olan - запылённый (genel)

hatırı için - ради (genel)

gemilerin geçmesi için müsait nehir kısmı - судоходный участок реки (denizcilik)

beton ve taş duvarlarda delik açmak için kullanılan alet - шлямбур (inşaat)

betonun içinde bırakılan kalıp - необорачиваемая опалубка (inşaat)

betonun içinde bırakılan kalıp - несъёмная опалубка (inşaat)

betonun içindeki gerilme - напряжение в бетоне (inşaat)

duvarı komple taştan örmemek için yapılan arka tuğla tabakası - забутка (inşaat)

duvarı komple taştan örmemek için yapılan arka tuğla tabakası - забутовка (inşaat)

içinde oturulabilir - жилой (inşaat)

içinde oturulan - жилой (inşaat)

şantiye içindeki taşıma işleri - перевозка грузов внутри строительной площадки (inşaat)

barış içinde birarada yaşama - мирное сосуществование (siyasi)

ülke içinde yerinden edilen insanlar - внутренне перемещённые лица (siyasi)

apartman dairesi içindeki bölme duvar - внутриквартирная перегородка (teknik)

arayıp içine girmek - вклиниваться (teknik)

arayıp içine girmek - вклиниться (teknik)

aydınlatma armatürünün duvara tutturulması için kullanılan uzun kollu mesnet - траверса для подвески светильника (teknik)

barajın su basıncına dayanıklı olması için toprağın içine gömülen diş şeklinde çıkıntı - зуб плотины (teknik)

barajın su basıncına dayanıklı olması için toprağın içine gömülen diş şeklinde çıkıntı - зубец плотины (teknik)

bir engeli aşmak için yapılan boru hattının U kısmı - перекидка (teknik)

bir hendeğin kısım kısım açılıp içindeki çalışmaların yapılması - забирка (teknik)

bir hendeğin kısım kısım açılıp içindeki işlerin yapılması - захватка (teknik)

bir iş için gereken süre - затраты времени (teknik)

bir iş için gereken zaman - затраты времени (teknik)

bir şey için tasarlanmış - предмет предназначенный для использования (teknik)

boya için hazırlanmış yüzey - поверхность под краску (teknik)

ahenk içinde - гармонично (genel)

çift kirişli kren için elektrikli vinç - крановая двухрельсовая тележка (teknik)

içindeki sürtünme - внутреннее трение (teknik)

içinde yanıcı maddeler saklanan veya kullanılan cihaz - пожароопасная установка (teknik)

içine giren - проникающий (teknik)

içine girme - проникание (teknik)

içine koyma - заложение (teknik)

içine koymak - закладывать (teknik)

içine koyulma - заложение (teknik)

ikinci odaya ulaşmak için içinden geçilen oda - проходная комната (teknik)

kablo damarlarının sıkıştırılması için kullanılan pens - опрессовочные клещи (teknik)

kablo damarlarının sıkıştırılması için kullanılan pens - пресс-клещи (teknik)

kaldırım taşlarını sıkıştırmak için kullanılan tokmak - трамбовка для мощения (teknik)

kalıp vs için kullanılan kereste çeşidi - обапол (teknik)

kerestenin enine kesilmesi için kullanılan - триммер (teknik)

lavabo ve küvet için tek gövde - совмещенный смеситель для раковины и ванны с вращающимся изливом (teknik)

mikroskopla araştırma için yapılan ince taş levhası - шлиф (teknik)

mozaik için kullanılan renkli cam parçaları - смальта (teknik)

örgü kaplamalı veya hortum içindeki çok damarlı kablo - электрический шнур (teknik)

parçalara işaret vurması için kullanılan sivri uçlu çelik çubuk şeklinde alet - кернер (teknik)

patlatma işleri için kaya içinde açılan - шпур (teknik)

punta delikleri için matkap ucu - центровое сверло (teknik)

seyircinin bina boyutlarını doğru anlaması için maket ve çizimlerde gösterilen ağaç - антураж (teknik)

seyircinin bina boyutlarını doğru anlaması için modellerde yapılan ve mimari çizimlerde çizilen insan figürleri - стагнаж (teknik)

sıvılaşmış maddenin dışarıya akması için yüksek fırın duvarında açılan delik - шпур (teknik)

sıvıyı tortusundan ayırmak için dikkatlice boşaltılması - декантация (teknik)

sokak ve bahçe yollarının yanında suların gitmesi için yapılan oluk - придорожная канава (teknik)

tek kirişli kren için elektrikli vinç - крановая монорельсовая тележка (teknik)

tek kirişli kren için elektrikli vinç - монорельсовая крановая тележка (teknik)

teknolojik şartlara göre içinde patlayıcı karışımların oluşabildiği cihaz - взрывоопасная установка (teknik)

tuğla yüzeyinin ıslatılması için kullanılan fırça - мокра (teknik)

üretim amaçları için su tüketimi - технологическое водопотребление (teknik)

yağmur sularının akması için duvarda bırakılan düşey yarık - вертикальный желоб в стене для стока воды (teknik)

yangın söndürme için su temini - пожарное водоснабжение (teknik)

yol vs altından geçmesi için yapılan yapı - дюкер (teknik)

yüzeyin boya için hazırlanması - подготовка поверхности под окраску (teknik)

araçlar için yol - проезд (trafik)

manevra için kullanılan demiryolu hattı - железнодорожный разъезд (ulaştırma)

manevra için kullanılan demiryolu makası - железнодорожный разъезд (ulaştırma)

Afet Yönetimi ve Olağanüstü Hallerde Müdahale Amaçlı Uzay Kaynaklı Bilgi için BM Platformu - Платформа Организации Объединенных Наций для использования космической информации для предупреждения и ликвидации чрезвычайных ситуаций и экстренного реагирования (kuruluş)

(UN-SPIDER)

Afet Yönetimi ve Olağanüstü Hallerde Müdahale Amaçlı Uzay Kaynaklı Bilgi için BM Platformu - СПАЙДЕР-ООН (kısaltma)

(UN-SPIDER)

Akdeniz için Birlik - СДС (kısaltma)

(AiB)

Akdeniz için Birlik - Союз для Средиземноморья (kuruluş)

(AiB)

Birleşmiş Milletler Kalkınma İçin Bilim ve Teknoloji Komisyonu - КНТР ООН (kısaltma)

Birleşmiş Milletler Kalkınma İçin Bilim ve Teknoloji Komisyonu - Комиссия Организации Объединенных Наций по науке и технике в целях развития (kuruluş)

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mülteciler için Yardım ve Bayındırlık Ajansı - Агентство Организации Объединенных Наций для помощи палестинским беженцам и организации работ (kuruluş)

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mülteciler için Yardım ve Bayındırlık Ajansı - БАПОР (kısaltma)

Güneyde Sürdürülebilir Kalkınma için Bilim ve Teknoloji Komisyonu - Комиссия по науке и технике в целях устойчивого развития стран Юга (kuruluş)

(COMSATS)

Güneyde Sürdürülebilir Kalkınma için Bilim ve Teknoloji Komisyonu - КОМСАТС (kısaltma)

(COMSATS)

Latin Amerikalar İçin Bolivarcı İttifak - АЛБА (kısaltma)

(ALBA)

Latin Amerikalar İçin Bolivarcı İttifak - Боливарианский альянс для народов нашей Америки (kuruluş)

(ALBA)

içinde bulundurmak - содержать в себе (genel)

içinden gelmek - хотеть (genel)

tören havası içinde - возвышенно (genel)

tören havası içinde - возвышенный (genel)

içine alan - включающий в себя (genel)

içine alan - содержащий в себе (genel)

içine işlenmiş - пронизанный (genel)

içine işlemek - пронизывать (genel)

cennete giriş için günahkarın kiliseye ödediği ücret - индульгенция (din)

Ekleyen: Rustem

cennet vaadi karşısında alınan ücret

kısır döngü içine girmek - зациклиться (genel)

kısır döngü içine girmek - зацикливаться (genel)

döngü içinde - зацикленный (genel)

gösteriş için - напоказ (genel)

içine yerleştirilen - вложенный (genel)

tereddüt içinde - неуверенно (genel)

içinde tutmak - держать внутри (genel)

içinde tutmak - держать внутри себя (genel)

deri içinden geçen - трансдермальный (tıp)